ERKEN BOŞALMA

Erkeklerde orgazma ulaşma anında meni sıvısının çok erken ve kontrolsüz bir şekilde boşalmasıdır. Bu durumun tarifi; erkeğin henüz boşalmak istemediği halde boşalmasıdır.
Cinsel ilişki sırasında veya cinsel ilişkiye başlamadan önceki aşamada meydana gelebilir.
Erken boşalma sorunu olan bir erkek bu sorundan dolayı ciddi psikolojik sıkıntılar yaşayabilir.
Birçok erkek hayatlarının bir döneminde kontrolsüz veya erken ejakülasyon problemi yaşamaktadırlar. Erken boşalma, erkeğin veya eşinin cinsel hayatında sorunlara neden olmaya başladığı noktada tıbbi bir problem olarak kabul edilir.


Erken boşalmaya neden olabilen çok sayıda etken vardır. Genellikle altta yatan neden psikolojiktir. Zihinsel ve duygusal sağlığı etkileyen stres, depresyon ve diğer faktörler bu durumu ortaya çıkarabilir. Nadiren fiziksel bir neden (prostat bezi inflamasyonu veya sinir sistemi fonksiyon bozukluğu gibi) de etken olabilir:


- Sempatik sinir sistemi hasarı (örneğin abdominal ameliyat sonrası)


- Pelvik kırıklar


- Prostat hipertrofisi ve prostatitis


- Üretrit


- Diabetes Mellitus (şeker hastalığı)


- Arteriosklerozis


- Kalp - damar hastalıkları


- Bölgesel genito-üriner hastalık


- Bölgesel duyu hasarı


- Polisitemi


- Polinörit


Tedaviye cevap kişiden kişiye değişir. Bazı erkekler çok çabuk bir şekilde tedaviden faydalanabilirler.


Erken boşalmanın temel belirtileri:

- Boşalma küçük cinsel uyarılarla ve neredeyse kontrolsüz bir şekilde meydana gelir.

- Cinsel tatminde azalma

- Suçluluk, utanç ve hayal kırıklığı hissi

Tanı


Tanı hastanın şikayetlerine dayanılarak konur. Psikolojik herhangi bir etken saptanamamışsa fiziksel muayene gerekli olabilir.


Önleme


Erken boşalma gelişimini engellemeye yönelik bilinen tıbbi bir yöntem yoktur. Bununla birlikte, aşağıdaki yöntemler önlem amacı ile kullanılabilir:


- Eşinize karşı daima sağlıklı ve uyumlu düşünceler besleyin. Eğer cinsel yaşamınız hakkında gerginlik, sıkıntı, suçluluk, düş kırıklığı gibi düşünceler gelişmiş ise psikoterapik yardım almaktan çekinmeyin.


- Herkesin cinsel sorunlar yaşayabileceğini unutmayın. Eğer erken boşalma sorununuz varsa kendinizi yetersiz veya suçlu hissetmekte aceleci olmayın. Eşinizle sorunlarınızı konuşun ve kesinlikle iletişim eksikliği gelişmesine izin vermeyin.

RAHİMDE KİST MİYOM BİTKİSEL TEDAVİ

Kadin hastalıklarının hemen hemen tamamında bitkilerden faydalınarak Şifa elde edebilirsiniz . Özellikle Kistler , Miyom , Yumurtlayamama , adet görememe hazırsındır rahatsızlıklarınızda bitkilerin inanılmaz şifasından faydalanın . Bizi arayın hazırladığımız karışımlarımızdan faydalanın .

Kistler MİYOM

Rahim ( uterus ) içerisinde yer alan ; ona hay hay gebeliğe ev sahipliği yapacak şekilde hazırlanan ve gebelik olmadığı Zaman randımanlı hormon desteğinden yoksun kalması nedeniyle adet ( menstruasyon ) kanaması halinde dökülen Özel cell tabakası " endometrium " olarak adlandırılmaktadır . Ayşe cell tabakası vücutta sadece Rahim içerisinde yer almaktadır . Ayşe hücrelerin vücutta Rahim dışında Baska BİR alanda yer ". Ayşe durum en sik olarak yumurtalıklarda , Rahim arkası boşlukta ( Douglas boşluğu ), vajen ile barsağın Oğlu BÖLÜMÜ arasında , barsakların yüzeyinde , tüplerin üzerinde Tense'lerde çevresinde , Rahmi tutan hastalığı olarak adlandırılır Endometriozis alması bağların ve mesanenin üzerinde Tense'lerde karin zari yüzeylerinde , Cerrahi yaralarda , dikişli doğum esnasında açılan kesilerde , cok Nadir olarak da göbek deliği , Burun zari hazırsındır uzak organlarda görülür . En sik görüldüğü yer % 75 oranıyla yumurtalıklardır .

Rahim İÇ tabakası adet döngüsünün ona hay hay kalınlaşan ve belli BİR süre sonucunda kanamasıyla Vücut dışına atılan BİR dokudur seyrinde . Rahim İÇ tabakası Rahim yüzeyi dışında BİR makyajını yerleştiğinde yine adet döngüsüyle Birlikte kalınlaşma gerçekleşir ve yine kanamayla doku uzaklaştırılmaya çalışılır BİR Araya geldi . Endometriozis hastalığının yerleştiği dokular vajinayla Dış ortama açılan rahimin aksine Kapalı sistemlerdir ve kanama Kapalı sitemin içine ( genellikle karin boşluğuna Olur Tense'lerde Yumurtalık dokusu içine Olur ki yanıma ilerleyen süre içinde burada endometrioma DİĞER adıyla çikolata kisti adi verilen Yumurtalık kistlerine neden Olur Araya geldi .) Olur . Ayşe oluşan kanamalar IC IC bölgelerde yapışıklıklara neden Olur ve Buna bağlı belirtiler meydana gelir . Ayşe İÇ kanama Miktarı cok az miktarda oluştuğundan hayati Sac taşımaz .

KİST Hastalığı nın tamamen geçmesine destek olmak için ortalama 4 ay kadar kullanılması gereken bitkiler hazırlanmakta ve bu hastalık bitkilerle desteklendiğinde tamamen geçebilmektedir
KİST için yardımcı doğal olarak bitkisel ürün kullanmak isterseniz, geniş bilgi almak için lütfen iletişim bölümünden irtibat kurunuz...

HEPATİT B BİTKİSEL TEDAVİ

EPATİT B İÇİN ŞİFALI BİTKİLER Hepatit B Nedir ? Hepatit B,karaciğer iltihabı anlamına gelen hepatit hastalığının etkeni olan virüslerden bir tanesidir.Meydana getirdiği hastalık,çok ağır tablolara neden olabilmektedir.Bu virüs,esas olarak karaciğerde yerleşir,orada çoğalır ve zamanla karaciğeri tahrip edecek boyutlara ulaşabilir.

BİTKİLER

HEPATİT Hastalığı nın vücuddan atılmasına destek olma için ortalama 6 ay kadar kullanılması gereken bitkiler hazırlanmakta ve bu hastalık bitkilerle desteklendiğinde tamamen geçebilmektedir

Türkiye’de bugün her 3 kişiden yaklaşık 1’i Hepatit B virüsü ile karşılaşmıştır. Yine her 10 kişiden 1’i Hepatit B virüsünü taşımakta ve bulaştırmaktadır. Hastaların % 75-80 inde herhangi bir belirti vermeksizin gelişir, taramalarda ve kan bağışlarında yapılan tetkiklerde tesadüfen tespit edilir. Kuluçka süresi 2-6 ay arasında değişmektedir. Bu süreler sonunda gözlenebilen hastalık belirtileri ;

 Aşırı halsizlik ve yorgunluk hissi

 İştah kaybı

 Bulantı

 Kusma

 Deride ve göz aklarında sararma

 İdrar renginde koyulaşma

 Karın ağrısı

 Karaciğer bölgesinde hassasiyet , olarak özetlenebilir.

Hepatit B virüsü bulaştıktan sonra üç yol izler:

 Kişinin immün sistemi (bağışıklık sistemi) kuvvetli ise vücudunda virüse karşı antikor denilen koruyucu maddeler oluşur ve belirli bir düzeyde kalır,artık kişi doğal olarak aşılanmıştır, tam şifa ile iyileşmiştir.Ömür boyu Hepatit B’den korunacaktır.

 Oluşan bu koruyucu antikorlar,eğer ki olması gereken düzeye ulaşamaz ise kişi taşıyıcı olarak kalacaktır,henüz kendisi hasta değildir fakat potansiyel virüs saçıcısıdır,çevresi için hastalığın yayılmasında büyük bir tehlike oluşturur.Özellikle ülkemizde bu anlamda gizli taşıyıcılar çoktur,hastalığın kontrolsüz bulaşmasında en sessiz yolu oluşturur.Taşıyıcılar için risk yıllar sonra başlayabilir.Taşıyıcı kişi karaciğer kanserine aday olabilir veya organ hasarı ile karaciğer yetmezliğine girebilir.

 Kişide koruyucu antikorlar hiç oluşamaz,herzaman virüs güçlü durumdadır,vücut virüse yeniktir,karaciğer fonksiyonları bozuktur,karaciğer enzimleri yüksektir,kişi aktif hastadır, hızla karaciğer yetmezliğine gider veya hastalık yıllara yayılır zamanla karaciğer yetmezliğine ya da karaciğer kanserine dönüşür.

Hepatit B’de hedef organ karaciğerdir.

Karaciğer vücudu toksik maddelerden temizleyen,sindirimde görevli safrayı sentezleyip kana veren ,vücutta görevli pek çok taşıyıcı proteinleri sentezleyen ana organdır.Karbonhidrat,yağ ve protein metabolizmasında da çok önemli görevleri vardır.

Bu virüs karaciğer dokusunu oluşturan hücreleri tutar,bu hücreler zamanla fonksiyonlarını yapamaz hale gelir,yukarıda bahsettiğimiz yollara göre karaciğeri zedeleyebilir ve tek tek hücre ölümü başlayabilir,sonrasında karaciğer doku kaybı gelişebilir.Sonuç:GERİYE DÖNÜŞSÜZ ORGAN HASARIDIR.

Hepatit B Nasıl Bulaşır ?

Hepatit B, kan yoluyla ve çok sıklıkla da yakın temasla (kan dışındaki vücut sıvıları:tükürük,ter,cinsel organ sıvıları) bulaşır. Derideki bir çatlak yada açık yara ile temas eden bir damla kan yada tükürük bile hastalığın bulaşması için yeterli olabilmektedir. Taşıyıcı anneden bebeğine de doğum esnasında bulaşabilir.

En önemli ve yaygın bulaşma yolu korumalı da olsa cinsel ilişkidir,çünkü ter ve tükürük gibi vücut sıvılarıyla dahi geçişleri olabilmektedir.Kan ve kan ürünlerinin nakli,kirli enjektörlerin kullanımı(ör:uyuşturucu bağımlılarında olduğu gibi hijyenik olmayan şartlarda ortak kullanılan enjektörlerle),yeterli sterilizasyonun yapılmadığı cerrahi girişimler, kuaför ve berberlerdeki iyi sterilize edilmemiş manikür ve pedikür setleri, tıraş bıçakları, makaslar, steril olmayan aletlerle yapılan sünnet,kulak delme işlemleri ve ortak kullanılan diş fırçaları Hepatit B virüsünün bulaşmasına sıklıkla aracılık etmektedir.

“Hepatit B Taşıyıcılığı” Ne Demektir ?

Bu virüs ile temas eden her 10 bebekten 9’u ve her 10 erişkinden 1’i belirli bir süre sonunda (>>6 ay) mikrobu vücudundan atmayı başaramazsa yaşam boyu taşıyabilecek ve insanlara yayacaktır. Ancak taşıyıcılarda hastalık durumu farklılık gösterebilmektedir. Karaciğerlerinde oldukça ağır hasarın ortaya çıktığı bireylerde, yıllar sonra Karaciğer Yetmezliği, Siroz ve Karaciğer Kanseri görülebilmektedir. Kronik hepatitlilerin %25’i Primer Karaciğer Kanseri ve Siroz nedeniyle ölmektedir. Hepatit B Primer Karaciğer Kanserlerinin %60-80’inden sorumludur. Ve karaciğer kanserleri kanser ölümleri içinde ilk 3 sırada yer almaktadır. Hepatit b virüsü sigaradan sonra bilinen en yaygın kanserojendir(kanser nedenidir).

ROMATİZMA BİTKİSEL TEDAVİ

ROMATİZMADAN KORKMAYIN Romatizma hayatınızı ne kadar etkiliyor? Bazı sabahlar ağrılarla uyandığınız ya da gün boyu romatizma ağrılarına katlanmak zorunda kaldığınız oluyor. Peki Romatizma ağrılarından Şifalı Bitkiler ile çok rahat bir şekilde kurtulup hayatınızı ağrısız yaşamak istemez misiniz? Hazırladığımız bitkisel kürler ile ağrılarınızdan kurtulun.

adale romatizması

Çoğunlukla, şiddetli soğuk algınlıklarından sonra görülen ve hareket etmenin zorlaşmasına neden olan bir çeşit romatizmadır. Tıp dilinde Myalgia, Fibrozit denir. Korunmak için terli çamaşırları, en kısa zamanda değiştirmek ve üşütmemek gerekir.

kalp romatizması
romatizma, iyi tedavi edilmeyecek olursa; kalbin içindeki kapakçıklara yerleşir. Bu kapakçıklardan; en fazla mitral kapakçık etkilenir ve daralıp, sertleşir, büzülür. Daha çok kadınlarda görülen kalp romatizması sonucu ortaya çıkan hastalığa mitral darlığı veya mitral stenoz denir. Hastada nefes darlığı, kuru öksürük, sık sık soğuk alma, morarma, el ve ayaklarda üşüme ve yorgunluk görülür. Tedavinin ilk şartı üzülmemek, her gün bir öncekki günden daha iyi olduğuna inanmak ve doktorun tavsiyelerine uymaktır.
romatizma
Umumiyetle eklem, kas ve sinir sistemini etkileyen hastalıklara romatizma denir. romatizma ağrıları, vücudun her tarafında görülebilir. Halk arasında, romatizma ağrılarına yel denir. Şişmanlık, hormon dengesizliği, karaciğer yetersizliği, beslenme dengesizliği, mide ve bağırsak bozuklukları, çürük dişler, sinüzit, bademcik iltihapları ve yaşlılık romatizmayı hazırlayan nedenlerin başında gelir. Ayrıca, soğuk ve rutubet de çok önemli rol oynar. romatizmalı yerlerde ağrı, yanma veya üşütme ve şişlikler görülür. Ağrı bazen dayanılmaz dereceye varır. Hareket etmekte de güçlük çekilir. Tedavi edilmezse, kalp kapağı hastalığı veya bir başka hastalığa neden olur.3 çeşit romatizma vardır: - Akut eklem romatizması - Romatoid artrit - Dejeneratif romatizma

Şifalı Bitkilerin Kullanımı

Çay Hazırlamak
Sıcak Suda Haşlayarak Demleme:

    Belirtilmiş oranda taze veya kurutulmuş bitki bir cam kaba veya metal olmayan bir başka kaba konur, kaynamaya başlayan su ocaktan alınır ve hazırlanmış olan bitkilerin üzerine dökülür. Taze bitkilerin demlenmesi için fazla beklemeye gerek yoktur (Birbuçuk-iki dakika yeterlidir). Çay açık renkli olmalıdır: Açık sarı veya açık yeşil. Kurutulmuş bitkilerin demlenmesi ise biraz daha uzun sürer (3-10 dakika kadar). Bu yöntemle hazırlanmış bir çay hem daha yararlıdır hem de daha güzel görünür.

    Belirtilmiş oranda kök, gerekli görülen süre boyunca soğuk suda bekletildikten sonra, kısa süre kaynatılır ve 3 dakika kadar demlenmeye bırakılır. Günlük çay miktarı bir termosa konur ve gün boyunca ağır ağır yudumlayarak içilir.

    Genel olarak, dolu bir çay kaşığı (yarım tatlı kaşığı) ince kıyılmış bitki, orta boy bir su bardağı (200 cc) dolusu suya yeterlidir. Değişik durumlarda ve bitkilerde, bu miktarlar değişebilirler.

Soğuk Suda Yumuşatma:

    Bazı bitkiler,  kaynatılmamalı ve haşlanmamalıdır. Bu tür bitkilerden elde edilen çaylar soğuk su ile hazırlanır. Belirtilen ölçüde bitki,soğuk suda 8-12 saat süre ile bekletilir (Genellikle geceleri). Süre dolduktan sonra içilebilecek derecede ısıtılarak, önceden kaynar suyla çalkalanmış bir termosa doldurulur.

    Soğuk suda bekletme ve haşlama karışımından oluşan çay türü ise, şifalı bitkilerden en iyi yararlanma biçimi olarak belirtilebilir. Bitkiler belirtilmiş su miktarının yarısının içinde gece boyunca bekletilir ve sabahleyin süzülür. Suyu süzülmüş olan bitkiler, belirli su miktarının öbür yarısı ile haşlanır (kaynatılmaz) ve yeniden süzüldükten sonra, soğuk ve sıcak çay karıştırılır. Bu yöntemle hazırlanan çaylarla, yalnızca soğuk veya sıcak suda eriyebilen maddeleri kazanabilme olanağını elde edebiliriz.

    Özsu Çıkarmak
Bitkilerin taze özsuları, damla biçiminde kullanılmaya veya hasta organları nemlendirmeye uygundur. Bu özsular, evlerde kullanılan meyva sıkma aleti ile de elde edilebilirler. Bitkilerin özsuyu her gün taze olarak sıkılabilir. Ağzı iyice kapalı küçük renkli şişelerin içinde, buzdolabında bir kaç gün saklanabilir.

Merhem ve Yağ Hazırlamak

İki avuç taze bitki ince kıyılır. 500 gr içyağı veya bir doğal margarin, sanki kızartma yapılacakmış gibi, bir kabın içinde kızdırılır. Bitkiler bu kızgın yağın içine atılarak karıştırılır, 1-2 dakika sonra ateş söndürülür, kabın kapağı kapatılır ve soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra buzdolabına koyulur. Ertesi gün, kap yine ısıtılır (kızartılmaz) ve bir tülbentten geçirilerek süzülür ve hazırlanmış olan merhem kaplarına dağıtılır.  Bitki yağı hazırlamak için, çiçekler veya yapraklar gevşek biçimde bir şişeye doldurulur ve bitkilerin iki parmak üstüne çıkacak miktarda, sızma zeytinyağı eklenir. 14 gün boyunca güneşte veya sıcak bir ortamda bekletildikten sonra tülbentten geçirilerek süzülür.

Oturma Banyosu

Tam banyo için, gerekli bitkiler geceden soğuk suya koyulur. Bir banyo için bir  kova dolusu (6-8 litre) taze bitki veya 200 gr kurutulmuş bitki gereklidir. Ertesi gün bu miktar ısıtılır (kaynatılmaz) ve süzüldükten sonra banyo suyuna eklenir (küvet). Banyo süresi 20 dakikadır. Kalp ve göğüs bölgesi suyun dışında kalmalıdır. Ilık ya da sıcak su ile belirtilen sınırları aşmayacak şekilde doldurulmuş küvete bitki suyunu süzüp boşalttıktan sonra 20 dakika süreyle oturmalısınız. Bu esnada ilgili sayfalarda belirtilen bitki çayını da yudum yudum içebilirsiniz. Banyodan sonra kurulanılmaz ve durulanılmaz. Bir bornozun içinde, sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir.

Yarım banyo için, yarım kova (3-4 litre) taze bitki veya 100 gr kurutulmuş bitki gereklidir. Yarım banyonun hazırlanışı ve uygulanışı da aynı tam banyo gibidir. Ancak, banyo suyu  bel üstüne kadar çıkmalıdır. Yarım banyo süresi de 20 dakikadır. Banyodan sonra kurulanılmaz ve bir bornozun içinde, sıcak yatakta bir saat kadar yatarak dinlenilir.

Şifalı Bitkilerin Toplanması

NOT: Tüm bu bilgiler "Şifalı Bitkiler" bölümünde bilgi verilen değişik bitkilerin kullanımı için referans olarak verilmiştir.

Referanslar:

1-"Gesundheit aus der Apotheke Gottes" "Tanrı'nın Eczanesinden Sağlık", Maria Treben

2-Türkiye'de Bitkilerle Tedavi, Prof.Dr. Turhan Baytop, I.U Eczacılık Fak.

3-Eröztürk N.: Bir Yudum Sağlık, Anahtar Kitaplar Yayınevi, İstanbul, 2000

TOPUK ÇATLAKLARI İÇİN BAKIM KÜRÜ

Suna Dumankaya’dan hiç bir yerde bulamayacağınız ayak ve topuk çatlakları için tamamen doğal bakım kürü.
Bir leğene sıcak su koyun, içine bir çorba kaşığı gliserin ve bir çorba kaşığı deniz tuzu karıştırın. Ayaklarınızı bu suda 20 dakika bekletin. Ardından sertleşen deriyi ponza yardımıyla temizleyin. Sonra ezilip toz haline getirilmiş 10 Aspirin’le vazelini karıştırıp ayaklarınıza sürün. Nemli gazlı bez ve üzerine de strech film sararak en az iki saat bekletin. Açınca biraz da ayaklarınıza masaj yapın. Bu kürün haftada iki kez uygulanması öneriliyor…

GÖBEK,BASEN VE BÖLGESEL YAĞLANMA

Hanımların kabusu olan göbek basen ve büyük popo için bitkisel bir karışınm öneriyoruz.Hanımlar ne kadar diyet yaparlarsa yapsınlar, bir türlü göbek ve basen  problemini çözmezler. Kilo alıp vermek, masa başında çalışmak, hamilelik, doğum gibi pek çok sebeple, göbek, başlı başına bir sorun haline gelir. Sizlere, kırmızı biber ile göbeğinizden kolaylıkla kurtulmanın formülünü vermek istityoruz.

GEREKLİ MAZLEMELER :

* 500 gram susam yağı,

*1 çorba kaşığı biberiye otu ,

* 1 tatlı kaşığı rendelenmiş taze zencefil,

HAZIRLANIŞI VE KULLANIM ŞEKLİ : Tüm malzemeleri karıştırın. Bu karışımın içine bir kırmızı biberi ince ince doğrayın. 30 dakika benmari usulü kaynatıp bir kavanozun içine koyun ve demlenmesi için bir gece bekletin. Ertesi gün karışımı süzün ve her akşam, bu karışımla sorunlu bölgenize masaj uygulayın. Karın egzersizleri yapmayı da ihmal etmeyin. Kısa sürede, göbeğinizdeki yağlardan kurtulduğunuzu göreceksiniz.